Josef Stalin ve Hakkında Bilinmeyenler

sscb

21 Aralık 1878'de Gürcistan'ın Gori kasabasında doğan Josef Stalin, dünyanın en kanlı diktatörlerinden biri ve II. Dünya Savaşı'nın kahramanı olacaktı. Gençliğinde bir süre ilahiyat okuması, tarihin şaşırtıcı oyunlarından biridir. O dönem kendisinden Ortodoks bir rahip olması beklenirken kendisi komünist bir lider olmuştu.
koba
Stalin'in Gençliği

Koba - Stalin'in Gençliği

Zor bir çocukluk geçirmiş ve küçükken çiçek hastalığı sebebiyle yüzünde kalıcı izler kalmıştır. 12 yaşında ise bir at arabası kazası sonucu sol kolu sakatlanır ve hayatı boyunca tam olarak iyileşmez. Stalin'in lakabı çocukluğunda Koba'dır. Koba Gürcüce çivi anlamına gelmekte olup, boyun eğmeyen bir halk kahramanıdır. Stalin gençliğinde 1880-1899 yıllarında devrimci akımlara karışınca okuldan atıldı. 1899'da Çarlık rejimine muhalefetten birkaç kez tutuklandı. Bu konuyla ilgili bazı muhalifler, Stalin'in tutuklandığı zamanlarda arkadaşlarına ihanet ettiği ve bu sayede ceza almaktan kurtulduğunu iddia eder. 1905'te Trans Kafkasya Rus devrimine katılmış ve 1912'de St. Petersburg'a giderek Bolşevik gazetesinin ilk editörlerinden biri olmuştur. 1913 yılında ömür boyu hapis cezası alarak Sibirya'ya yollanan Stalin, 1917'deki Kızıl devrim ve ardından genel afla salınmıştır. Daha sonra İsviçre'den sürgünden dönen devrim öncüsü Lenin ile birlikte buluşmuş ve Lenin'in yanında yeni kurulan SSBC'de yönetim kademelerini hızla tırmanmıştır.

Asıl adı Josef Vissarionoviç Cugaşvili olan Stalin bilinenin aksine Rus değil Gürcü'dür. Stalin 1917 Ekim devriminden sonra Lenin'in ölmesi ile komünist parti genel sekreteri yani Rusya'nın patronu olmuş, ardından Rusça "Çelik adam" manasına gelen "Stalin" adını almıştır. Kendini böyle ifade etmiştir. Lenin'in ölüm döşeğinde iken dahi kendisine güvenmediği bilinmektedir. İktidara gelince özellikle 1930'lu yıllarda gerçekleştirdiği ekonomik hamleler ile Rus ekonomisini düzeltmiş ve başarılı olmuştur.

2. Dünya Savaşı'nın başlamasından önce Hitler ile anlaşma yoluna gitmiş ve saldırmazlık anlaşması imzalanmıştır. Sonradan kendi ifadesiyle yaptığı en büyük hata olmuştur. Almanya, Polonya'ya girdiğinde II. Dünya Savaşı başlamış ve Stalin boş durmamıştır. İlk etapta zorlu bir savaşta Finlandiya'yı, Estonya, Litvanya ve ardından Letonya'yı sınırlarına katmıştı. Hitler'in kendisine saldırmayacağından çok emindi. Fakat 1941'de Naziler Ruslara karşı savaş başlatınca Stalin adeta buz kesmişti. 2 hafta boyunca kimseyle konuşmamış, odasından çıkmamıştır.

savaş
Almanlar Sovyetleri işgal etmeye başlayınca hızlı ilerlemişler fakat Stalin kısa sürede toparlayıp, değişik savaş taktikleri ve Rus zeminine güvenerek orduyu içeri çekmiş, savaşın başkenti Stalingrad'ta Almanları mağlup etmiştir. Ordusu Almanları önüne katmış ve Berlin'i ikiye bölmüştür. İkinci Dünya Savaşı'ndaki başarısı Stalin'i hem dünyada söz sahibi bir devlet adamı yaparken, ulusal kahraman olarak usta bir general adıyla anılmasını sağlamış, ününe ün katmıştır. Tabi bunda Hitler'in payı yok değildi. Dolaylı da olsa ordularının Ukrayna ve Beyaz Rusya'da Stalin baskısına karşı özgürleştirici bir güç olarak karşılanmasını fark edemeyen Hitler, ılımlı olmak yerine ırkçı baskı politikası uygulayarak, Sovyet halkının tekrar Stalin liderliği etrafında toplanmasına sebebiyet vermiştir. Uzun süren savaş sonrası dönemde, askerleri müttefiklerden önce girerek Hitler'e son darbeyi vurmuştur.

Stalin'in Hitler'i canlı yakalamayı çok istediği bilinmektedir. İddia odur ki onu kafese kapatıp tüm Avrupa'ya dolaştırarak gösterecekti. Bu yüzden ilk etapta Hitler'in öldüğüne inanmamış, ABD ve müttefiklerin onu kaçırdığını düşünmüştür.

1936 ve 38 yılları arasında başta partili olmak üzere toplumun her tabakasından hayali ya da gerçek kendine hain ve resmi hain belirleme suretiyle yaklaşık 500 bin kişinin öldürüldüğü, milyonlarcasının çalışma kamplarına yollandığı bilinmektedir. Stalin'in bu büyük temizlik politikasını kısaca "adam yoksa sorun da yoktur" diyerek özetlemiştir. Sovyet rejiminde Nazilerden daha çok sayıda toplama ve çalışma kampı kurmuştur. Bunların en ünlüsü Gulag, Sibirya'daki toplama kampları, insanların çalıştırılarak öldürüldükleri bir yerdir. Gulag kampı dünyanın bittiği yer olarak bilinmektedir.

Josef Stalin komünizmin kuruluş babalarından biri olarak görünmektedir ve ülkesi SSCB'yi komünist rejimle yönetmiştir. 2. Dünya Savaşı'nda Almanları Berlin'e doğru süren ordusu Alman askerlerden temizlediği bölgelerde komünist-sosyalist yönetimlerin başa gelmesini sağlamış, daha sonra Stalin ve SSCB bu yeni kurulan ülkeleri Varşova Paktı altında toplayarak, dünyanın iki kutuplu kaotik bir düzene ardından da soğuk savaş olarak anılan döneme geçilmesine sebep olmuştur.

Stalin Nasıl Öldü

Josef Stalin felç geçirdikten sonra 5 Mart 1953'te beyin kanaması neticesinde hayata gözlerini yumdu. Son anlarına kadar doktorlar yanına girmek istemedi çünkü Stalin'in kendisine yanlış teşhis koyduğu düşünüp öldürülmekten korkuyorlardı. Onun yerine Rusya'nın başına Nikita Kruşçev getirildi.

Bugün Stalin'in toplam kurbanlarının sayısı 40 milyona ulaştığı tahmin edilmektedir. Söylemiş olduğu "Bir kişinin ölümü dramatik, on kişinin ölümü trajik, bir milyon kişininki ise sadece bir istatistiktir" Stalin sözleri arasında en çarpıcı olanlarından biridir.

Stalin Hakkında Bilinmeyenler

Kızıl devrim öncesi Çarlık Rusya'sında Kafkaslarda banka soygunlarına karışmıştır. 1906'da bağlı olduğu Bolşevik partisi banka soygunlarını yasaklayınca partiden istifa etmiş ve bir banka daha soyarak Bakü'ye kaçmıştır.

Ulusal bir kahraman olarak görülse de Almanlardan çok Rus öldürdüğünü tarih bize söylemektedir. Gözünden düşen devlet diplomatları ölümün kendilerini beklediğini biliyordu. Stalin kişiliği gereği kimseye acımazdı. Hatta bir anısında, kendisini bekleyen arabasına doğru ilerlerken şoförünün arabanın kenarında tuvaletini yaptığını görür ve anında silah çekerek şoförü başından vurmak suretiyle öldürdüğü söylenir.

Oğlu 2. Dünya Savaşı'nda Nazilere esir düşünce kendisine yapılan fidye teklifine "Bir onbaşı ancak bir onbaşı ile takas edilir" diyerek reddetmiş ve oğlu Yakov Naziler tarafından öldürülmüştür. Ayrıca mecliste konuşma yapacağı zaman dakikalarca ayakta alkışlanırdı. Sebebi ise kimse ilk yerine oturan olmak istemezdi. Boyu kısa olan Stalin (1.62 cm) için ABD Başkanı Truman "Bücür Şeytan" diyerek bahsetmiştir. Stalin mareşal rütbesine sahiptir.

Kızıl diktatörün bir başka çılgın projesi 1920'lerde bilim adamlarından maymun insan karışımı yeni bir tür ortaya çıkarmalarını istemesi, güçlü kuvvetli ama aptal olsunlar, çok çalışsınlar diye yenilmez bir ordu yaratmayı düşünmesiydi. Ünlü Rus Biyolog İvanov projenin başına getirilmiş, Karadeniz kıyısında özel bir araştırma merkezi kurulmuştur. Testler ve deneyler yapılmış fakat proje doğal olarak çuvallamıştır. Maymun-Asker tutmamıştı. Ardından İvanov tutuklanarak Kazakistan'a sürgüne gönderilmiştir.

Stalin ve Türkiye

1925 yılında iki ülke arasında saldırmazlık paktı imzalanmıştır. 1932 yılında İsmet İnönü ile görüşen ve Türkiye'nin 1935 yılında Stalin'in ekonomi planını örnek alarak kalkınma planı uyguladığı düşünülürse SSCB ve yeni kurulan Cumhuriyet Türkiye arası, savaş öncesinde iyi gitmekteydi. Ancak 2. Dünya Savaşı bitimine yakın Stalin yönetiminin 19 Mart 1945'te Türkiye'ye 1925 yılında yapılan saldırmazlık antlaşmasının yenilenmeyeceği şeklinde nota vermesi, ardından 1947 yılında Rus Pravda gazetesinde iki tarih profesörünün Kars ve Ardahan'ın Gürcistan toprakları ile tarihsel ortak bağları olduğu şeklindeki yazısı SSCB'nin genişleme ve işgal politikası şeklinde anlaşılmış olup Türkiye hızlı bir şekilde ABD ve batı eksenine kayarak burada yer almıştır.

Ülkesindeki Türklere acımadı. Özellikle Kırım Türklerine yaptığı etnik eziyet ve zorunlu sürgün adı altında ölmelerine sebep olması, tarihin en karanlık sayfalarından biridir. Ayrıca Türkiye sınırının bulunduğu çevredeki Türkleri sürgün ederken yerine Ermenileri yerleştirmiştir.

Post a Comment

Daha yeni Daha eski