Girit adası Ege ve Akdeniz'in birleşiminde bulunan ve karasularından uzakta olan bir Ege adasıdır.
Girit, Osmanlı imparatorluğu için önemlidir stratejik hedef olmuştur. 1600'lerin başında Girit, Venediklilerin elindeydi. Venedikliler bu stratejik adayı Akdeniz'de rahat dolaşmak için ve ticaret amacıyla oldukça fazla kullanıyordu. Son zamanlarda Osmanlı'nın Afrika topraklarına ulaşımı ve Akdeniz'deki seyahatleri, korsanlar tarafından sıklıkla rahatsız edilince ve korsanların bir üssü haline gelen bu adanın alınması şart olmuştu.
1645 yılında Sultan İbrahim tarafından Girit seferi başlatılmış ve bu başlatılan kuşatma tam 24 yıl sürmüştür.
Girit Savaşının Sebepleri
Girit 17. Yüzyılda Venedik’in elinde önemli bir ada olup, Venedikliler için
Girit Doğu Akdeniz ticaretinde önemli bir üs konumundaydı. Girit, Osmanlı
gemilerine saldıran ve Osmanlı’ya Akdeniz’de huzursuzluk veren Malta
şövalyeleri ve diğer Hristiyan korsanlar için üs konumundaydı. Osmanlı İmparatorluğu
pek çok kez kendi gemilerinin güvenliğini tehdit eden bu korsanlara yardım
edilmemesi konusunda Venediklileri uyarmış, fakat bir sonuç alınamamıştır.
Girit savaşının
başlamasına sebep olan olay ise 1645 yılında görevden alındıktan sonra Mekke
Kadısı ile Hacca gitmek üzere yola çıkan Kızlarağası Sümbül ağanın gemisinin,
Malta korsanları tarafından ele geçirilmesi olmuştur. Malta korsanlarının
gemiden elde ettikleri ganimetleri Venedik’e bağlı Girit valisi ile
paylaşmasının ardından Osmanlı İmparatorluğu Venedik’e savaş açmış ve yola
çıkan Osmanlı donanması Girit’i kuşatmıştır.
Piri Reisin Girit Haritası |
Girit Fethi Neden 24 yıl Sürdü
1645 yılında başlayan kuşatma aslında ilk etapta başarı olmuş ve Girit’in
merkezi Kandiye kalesi haricinde adanın büyük bir bölümü alınmıştır.
Ancak Kandiye kalesini kuşatmaya dayanması ve kalenin o dönem son teknoloji
istikamlar ile donatılmış olması, Osmanlı İmparatorluğunda ki iç çekişmeler ve
Venedik’in çok sayıda Avrupa ülkesi ve Papalıktan askeri ve parasal yardım
alması sebebiyle Girit kuşatması 24 yıl sürmüştür. Venedik o dönem Fransa kralı XIV. Louis’ten dahi destek almıştır. Girit kuşatmasının uzun sürmesinin önemli
bir nedeni de Osmanlı donanmasının çektiri isimli geleneksel gemilerden
oluşmasıdır. Venedik gemileri ise büyük kalyonlara sahip olup, bunlar dayanıklı
gemilerdi. Girit savaşının ardından kalyonların önemi anlaşılmış ve Osmanlı
donanması çektirilerden yelkenli modern kalyonlara geçiş yapmıştır.
Osmanlı İmparatorluğu ise o dönem Sultan İbrahim tarafından
yönetiliyor ve ülkede ciddi sorunlar baş gösteriyordu. Sultan İbrahim’in
umursamaz tavırları, devletin yoğun harcamaları ve Girit kuşatması sebebiyle
ortaya çıkan mali sıkıntılar Girit’in fethini uzatmıştır. Ayrıca
kuşatma devam ederken Venedik gemileri Çanakkale boğazını kuşatmış ve uzun
süren Venedik kuşatması, Osmanlı devletini uzun süre tehdit etmiş, Venedikliler kuşatma sırasında Bozcaada’yı ele geçirsede daha sonra Bozcaada
geri alınmıştır. Sultan İbrahim’in tahtan indirilme sebeplerinden biri de Girit
kuşatması ve Venedikli'lerin dev kalyonlarla Çanakkale boğazını kuşatarak başkenti
tehdit etmesi, buna karşın Sultan İbrahim’in bu önemli durumu önemsememesi
gösterilmiştir.
Kısaca Girit'in fethinin bu kadar uzun sürmesi, Osmanlı'nın deniz gücündeki yavaşlama ve dünya standartlarına ayak uyduramaması olarak nitelendirilmiş, seferin başladığı tarihlerde çıkan isyanlar ve Venedik'lilerin Çanakkale boğazını işgal etmesi, kuşatmanın bu kadar uzun sürmesine sebep olmuştur.
Girit Fethediliyor
Osmanlı Devletinde iç sıkıntılar Özellikle Valide Sultanların çekişmesi
(Kösem Sultan ve Hatice Turhan Sultan) 1661 yılında Sadrazam Köprülü Fazıl Ahmet Paşanın
yönetime geçmesiyle sona ermiştir. Fazıl Ahmet paşa Osmanlı ve Türk tarihinin
en genç yaşta sadrazam olan devlet adamıdır(26). Sadrazam Köprülü Fazıl Ahmet
Paşa, IV. Mehmet Döneminde yaptığı çalışmalar ile Osmanlı İmparatorluğunu güçlendirmiş
ve 15 Mayıs 1669 yılında Edirne’den ayrılıp Girit’e gelerek Kandiye kalesini
almak suretiyle Girit’in fethini bitirmiştir. 5 Eylül 1669 yılında Osmanlı ile
Venedik arasında Girit’in teslimi anlaşması imzalanmış ve Girit 27 Eylül 1669’da Sadrazam
Köprülü Fazıl Ahmet Paşa’ya teslim edilmiştir.
Girit'in alınması nihayetinde 4. Mehmet zamanında başarılmış, 1669 yılında Osmanlı topraklarına katılarak Venediklilerle yapılan anlaşma sonucunda Osmanlı eyaleti haline gelmiştir.
Girit fethi önemi kısaca hem Venedik hemde Osmanlı İmparatorluğu açısından
dönüm noktası olmasıdır. Girit’in fethinin ardından Osmanlı
İmparatorluğu için Akdeniz’de ki gemi güvenliği, Mısır yolu güvence altına
alınmıştır. Girit’in fethi ise Venedik açısından Doğu Akdeniz ticaretinin
ayrıca egemenliğinin bitmesine ve ülkenin zayıflamasına sebep olmuştur.
Girit, IV. Mehmed döneminde fethedilse de
Girit’in fethi Sadrazam Köprülü Fazıl Ahmet Paşa tarafından gerçekleşmiştir. Köprülü’nün
Girit’in fethinde önemi büyüktür. Sadrazam Fazıl Ahmet Paşa Kandiye
kuşatması sırasında yani Girit fethi tarihi 1669 yılının kış
ayını siperlerde ve lağımlarda askerlerin yanında geçirmiş olması onun bu fethe
ne kadar inandığını göstermektedir.Girit kuşatması döneminde savaş, adanın haricinde Ege denizinde ve kıyılarda çeşitli
noktalarda da yaşanmıştır.
Girit'in alınması Osmanlı açısından stratejik öneme sahip bir sefer olmuş, Akdeniz'in Osmanlı açısından güvenli için önemli bir üs konumuna gelmiştir. Girit, Osmanlı Devleti'nin son kazandığı ada olmuştur.
Yorum Gönder