Ayasofya Camii'nin Bir Minaresi Neden Kırmızıdır

İstanbul takvimler 29 Mayıs 1453 salı günü uzun uğraşlar sonucu fethedildi. O dönemki adı Konstantinopolis’in en büyük yapısı tüm görkemiyle Ayasofya kilisesi, camiye çevrildi. Osmanlılarda fethedilen yerin en büyük yapısı gelenek gereği camiye çevrilip, ilk cuma namazı kılınmaktaydı. Fatih Sultan Mehmet Han İstanbul'u fethettikten sonra surların içindeki bu muazzam şehirde, en büyük yapı olan Ayasofya kilisesiydi. Ayasofya fetih ile camiye çevirmiş  ve ilk cuma namazı burada kılınmıştır. 

İslam’a göre bir yapının  cami sayılması için minber, mihrap, ve minare gerekmektedir. Ayasofya, kilise olduğu için, mihrap ve minber hemen oluşturulabilirdi fakat kilise olduğu için haliyle minaresi yoktu. Bu sebepten ahşaptan hızlıca bir minare yapıldı. Daha sonra yine Fatih Sultan Mehmet tarafından şehrin alınmasında, çok kan döküldüğü için kırmızı renk tuğladan  minare yaptırılmıştır. Ayasofya'nın kırmızı minaresi, fethin nişanesi olur. Bu şekilde Ayasofya camii hürriyetine kavuşmuştur. 

Mimar Ali Neccâr’ın inşa ettiği o kaide üzerine Padişah Fatih Sultan Mehmet önce ahşap bir minare, ardından da eski tarz tuğladan, altı yivli ve şerefeli düzgün bir minare yaptırdı. Diğer üç minareden yivli olanı Sultan İkinci Bayezid devrinde, bir birine benzeyen iki minare ise Mimar Sinan vasıtasıyla Sultan II. Selim ve Sultan III. Murad devirlerinde inşa edilmiştir.

Post a Comment

Daha yeni Daha eski