Padişah V. Murad Kimdir

osmanlı

Padişah V. Murad (1840-1904) babası Sultan Abdülmecid, annesi Şefkefza Valide Sultan'dır.
Babası Sultan Abdülmecid, onu çok sevmekte ve kendisinden sonra veliaht olarak görmekteydi. İyi bir eğitim almıştır. Gençliğinde veliaht unvanı ile Meşrutiyet yanlısı Jön Türkler ile iyi ilişkiler kurmuştur.

Amcası Abdülaziz’in önce tahttan indirilmesi, ardından öldürülmesi (şüpheli intihar olup öldürüldüğü yönünde kuvvetli deliller vardır) üzerine 30 Mayıs 1876 yılında 36 yaşında tahta çıkmıştır; ancak amcası Abdülaziz'in feci ölümü üzerine cinnet geçirdiği için kılıç kuşanma töreni yapılmamıştır. Ayrıca, bir askeri darbe eseri tahta geçtiği için yetkileri de kendisinde değildi.

Sultan Abdülmecid'in tahta geçen ilk oğludur. Sultan V. Murad, 93 gün süren iktidarı ile en kısa süre Osmanlı Tahtı'nda kalan padişahtır. Tahta çıktığında Balkanlar'da ayaklanmalar çıkmış ve bu dönemde padişahlık yapmıştır. Sırpların ve Karadağ'ın isyanına Rusya destek verince isyanlar bastırılmaya çalışılmış, diğer devletlerin müdahalesiyle de ateşkes imzalanmıştır.

Sultan Murad'ın bozuk olan sinirleri, başsız kalan devletin işleyişini yavaşlatmış; bu kritik dönemde yeterli kararlar alınamamıştır. Sultan Abdülaziz'i devirenlerin amaçları Meşrutiyetin ilan edilmesiydi; ancak V. Murad'ın hastalığından dolayı istediklerine ulaşamamıştır. Sultan V. Murad, dışarıdan getirilen doktorlara muayene edilmiş; doktor raporuyla iyileşemeyeceği kanaat getirilince tahttan indirilmiştir.

Sultan II. Abdülhamid döneminde ise ağabeyi V. Murad, sağlığı sebebiyle zorunlu ikamete tutulsa da bir grup taraftarı, aslında Murad’ın akıl sağlığının yerinde olduğu ve tahtta onun hakkı olduğu yönünde propaganda yapınca Sultan Abdülhamid, yurt dışından tarafsız doktorlar getirtmiş ve iyileşemeyeceği yönünde rapor vermişlerdir. Yeni Osmanlılardan Ali Suavi'nin kendisini Çırağan Sarayı'ndan kaçırıp tekrar başa getirmek maksadıyla yaptığı baskın girişimi meşhurdur. Bunun dışında iki kere daha Sultan V. Murad kaçırılmaya çalışılmıştır.

V. Murad gayet iyi Fransızca bilmekte, piyano çalmakta ve alafranga besteler yaptığı bilinmektedir. 1904 yılında Çırağan Sarayı'nda vefat etmiş, Yeni Cami yakınlarında bulunan annesinin türbesine defnedilmiştir.

Post a Comment

Daha yeni Daha eski