Tarihi Değiştiren Gladyatör Spartaküs

cus

Bir dönem adına çekilen dizi ile hakkında oldukça konuşulan Spartaküs,  kölelikten kurtulmak için Roma döneminde başlattığı isyanla tarihe damga vurmuştur. Gelin Spartaküs' ü biraz yakından tanıyalım.

Spartaküs Kimdir

Spartacus, Trakya kökenli büyük olasılıkla asker kaçağı olarak yakalanmış ve daha sonradan köle olarak satılmış biridir. (M.Ö 72) Batiatüs Gladyatör Okuluna köle olarak Satılmış ve burada gladyatörlük yapmaya başlamıştır. Batiatus evine satıldığına dair tüm tarihi kayıtlar Roma arşivlerinde bulunmaktadır. Gladyatörlük, Roma döneminde kölelerin birbirini öldürülmesinin zevkle izlendiği, özellikle ünlü  Collessium arenasında  yapılan ölümüne dövüşlerdir.

Biraz o dönemin tarihine baktığımızda Roma, Avrupa'nın atası konumundadır. Burada köleler ve zenginler sınıfı olmak üzere ayrılırlar, kölelerin Zenginlerin hayatlarını daha da güzelleştirmek için her şeylerini verdikleri (canlarını bile) bir yaşayış hüküm sürmekteydi. Zenginler kendilerini üst tabaka da görmekte, köleleri ise hayvandan daha aşağı tabakada görüp zevkleri için onları kullanıyorlardı. Yani bugünkü Avrupa zihniyetinin bir üst modeli olmaktadır. Bugün de Avrupa kendine ayrı bir ırk olarak görmekte ve diğer insanları ise aşağı sınıfta düşünmektedir.

Spartacus, özgürlüğü seven yapısı ve düşünceleri ile kısa zamanda okuldaki diğer gladyatörleri de örgütlemiş ve peşindeki 77 kişiyle birlikte Batiatüs Okulunda isyan çıkararak kaçmıştır. İlk etapta Vezüv yanardağı' na sığınan bu 77 kişiye, Roma Kuvvetleri bir birlik yollamış ve Spartaküs tarihe geçecek şekilde dağın tepesinden asma yapraklarıyla uçurumun içine inerek Roma birliklerini şaşırtarak kaçmıştır.
Daha sonra Spartacus Efsanesi oluşmaya başlamıştır. Adının ve şöhretinin duyulmasıyla özgürlük isteyen pek çok köle onun birliklerine katılmaya başlamış ve bu sayının 90.000 ile 100.000 arasında olduğu söylenmektedir.
Adına Bastırılan Para

Spartaküs kendisine katılanlarla birlikte güney İtalya' ya inerek, Ticaret ve liman kenti olan Lucina' yı ele geçirmek için saldırırlar ve şehri ele geçirdiler. İtalya' nın önemli bir şehrinin, köleler tarafından ele geçirilmesi, Roma'yı uyandırır ve bunun üzerine Spartaküs' ü yenmek için iki konsülün yönetiminde bulunan güçler görevlendirir. Bunların başında ise Crassus ve Pompey isimli iki güçlü komutan bulunmaktadır.

Roma ordusu düzenli birlikleri ve Güçlü olmasına rağmen, Spartaküs üzerine gelen orduyu yarmayı başarmış ve kuzey Tuna boyuna doğru ilerlemiştir. Burada Gallia Cisalpina valisini yenmiş, kuzey İtalya sınırına ulaşmış bulunmaktaydı. Önünde ki tek engel Alp Dağları kalmıştı, ancak bu etapta Spartaküs Birliklerinin içinde kopmalar ve fikir ayrılıkları oluşmaya başladı. Gallia ve Cermenlerden oluşan birlikleri zaten baştan beri anlaşamıyordu ve İtalya'dan ayrılmak istemiyorlardı. Spartaküs' ün yakın arkadaşı Crixus' un başını çektiği bir grup Roma'ya saldırıp onları yok etmeyi hedefliyordu. Bir nevi Crixus' un Roma hazinesinde bulunan ganimetlerin gözünü döndürdüğü söylenebilir. Bu anlamda yaşanan ayrılıklar neticesinde Spartaküs, tekrar Güney İtalya' ya dönmek zorunda kaldı. Roma' ya doğru saldırıya geçen Crixus, Roma birliklerinin başında bulunan Marcus Crassus tarafından mağlup edildi. Crixus gerçek mi diye soranlar için evet Galyalı Crixus gerçekten Roma kayıtlarında aynı şekilde yer alır.

Spartaküs tekrar güneye döndüğünde, korsanlarla anlaşıp Sicilya'ya geçerek orada birliklerini kuvvetlendirme gibi bir düşünce içerisindeydi. Bu amaç uğruna Kilikya (yani Mersin Antalya) bölgesindeki korsanlarla anlaşmış, ancak Korsanların anlaşmadan vazgeçerek ihanet etmeleri sonucunda Spartaküs zor duruma düşmüştür.

Romalılar ve köleler arasındaki yaşanan savaşta Crasus, Spartaküs birliklerini yenmiş, Spartaküs savaş alanında hayata gözlerini yummuştur. Savaş alanında Spartaküs' ün cesedi bulunamamıştır. Bu durumla ilgili Tanrılar onu yanına aldı şeklinde efsaneler türetilmiştir.
Savaşın ardından büyük bir vahşet yaşanmış. Crassus esir aldığı 6000 kadar köleyi Appia yolu boyunca çarmıha germiştir.

Spartaküs eşitlik özgürlük ve adalet yolunda çıktığı mücadelesinde Savaşı kaybetse de başlattığı akım sayesinde Roma'da pek çok şey değişmiştir. Spartaküs kölelerin ve ezilen insanların birlikte, güçlüye karşı kafa tutulması gerektiğini söyleyerek ateşleyen ilk insanlardan biri olmuştur. Tabi daha öncede Roma'da köle isyanları yaşanmış, hatta Spartaküs' ün başlattığı isyan, üçüncü köle İsyanı olarak bilinmektedir. Ancak Spartaküs' ün bu kadar meşhur olmasının sebebi, büyük birliklere komuta ederek şehirlerin ele geçilmesi ve Roma'ya karşı dik duruşu olmuştur.

Aslında dizinin sondaki gibi duygusallık veya Spartaküs ölmesin filan gibi muhabbetler olsa da Spartaküs' ün çıktığı yolun kaybedilmeye mahkum bir yol olduğu ortadadır. Çünkü Roma birliklerine karşı genel bir cephe Savaşı yapmamış, vur kaç taktikleri izleyerek onları yıpratma yoluna gitmiştir. Zaten yarma hareketleriyle genelde kaçmaya çalışmıştır. Tabii ki düzenli ve güçlü bir orduya karşı, yapacağı cephe savaşı ile bu kadar başarılı olması zaten imkansızdı. Ayrıca o dönem ki Roma İmparatorluğu, İtalya ve çevresindeki her yere sahiptir. Kuzey İtalya, Güneyde Kartaca, Anadolu, Makedonya, yani her yerde Romanın etkisi ileri derecedeydi. Yani Spartaküs' ün gidecek yeri dahi yoktu. Bu nedenle isyan İtalya'da başlayıp İtalya'da sona ermiştir. Spartaküs'ün bu kadar başarılı olmasının bir sebebi de Roma' nın böyle bir isyana karşı hazırlıksız yakalanması ve şoka uğraması olmuştur.

Spartaküs özgürlük yolunda çıktığı mücadelesinde, tabi ki pek çok engellerle karşılaştığı halde yolundan asla vazgeçmemiştir. Ayrıca yapılan bu mücadelede önder olmasına rağmen  eleştirilere de uğramıştır. Kendi yakınındaki insanlar tarafından tiranlık ve aynı eski efendileri gibi davranmasıyla suçlanmış, buna rağmen mücadeleye devam etmiştir. Ancak birtakım tarihçiye göre Spartaküs' ün savaşı kazanması durumunda dahi yine kendi efendilerinin yerine geçerek düzeni devam ettirmek zorunda kalacağı söylenmektedir.

Her ne kadar başarısız bir isyan gibi görünse de Spartacüs' ün yaktığı ateş, Roma'yı derinden sarsmış, uğradıkları şoka karşı bir nevi uyanma başlamıştır. Zaten sonraki asırda da Roma, Cumhuriyet yönetimine geçerek baskıları bir nebze hafifletmiştir.
Crassus' un yanında o dönem savaşa katılan ve Spartaküs ile savaşan kişilerin arasında, ilerde Roma lideri olacak olan ünlü komutan Jül Sezar da bulunmaktaydı. Spartaküs sonraki yüzyıllarda pek çok kişiye ilham kaynağı olmuş, özellikle sol düşünce için bir kahraman konumundadır.  Karl Marx' ın en sevdiği tarihi kişilik Spartaküs olmuştur.

Post a Comment

Daha yeni Daha eski