Hammurabi Kanunları Nelerdir

pdf

Hammurabi kanunları günümüze kadar gelmiş, tarihin en eski kanunlarından biri olup M.Ö 1760 yılında Babil kralı Hammurabi (M.Ö.1728-M.Ö.1686) tarafından Akatça yazılmıştır. Kral Hammurabi bu kanunları Babil tanrısı Marduk’un(koruyucu tanrı) için yapılan Esagila tapınağının girişine büyük bir taşa yerleştirilmiştir.Kral Hammurabi, bu kanunları kendisine Tanrı Şamaş’ın yazdırdığını söylemiş olup Hammurabi kanunları bu sebepten tanrı sözü sayılmaktaydı. 1901 yılında arkeolog Vincent Scheil tarafından İran Huzistan bölgesinde bulunan Hammurabi kanunları, Fransa’ya getirilmiş ve bugün Lourve müzesinde sergilenmektedir.

Hammurabi Kanunları Bugün Fransa'da ki
Lourve Müzesinde Sergilenmektedir
Hammurabi kanunları 282 maddedir ancak 66 ve 99. Maddeleri arasında ki 33 madde okunamayacak durumda olduğundan içeriği bilinmemekte olup geri kalan maddeler çözümlenmiştir. Ayrıca Hammurabi kanunlarında 13. Madde, Babil’de 13 sayısının uğursuz olması sebebiyle bulunmamaktadır.

13 sayısı muhtemelen Babil sayı sisteminin muhteşem sayısı 12’den sonra geldiği için uğursuz sayıldığı düşünülmektedir. 13 sayısı ayrıca Hristiyanlarda da uğursuz rakamdır.

Hammurabi kanunları şifalı bitkilerin iyileştirmek amacıyla kullanıldığını gösteren ilk metinlerden biridir. Ayrıca asgari ücret konusu da Hammurabi kanunlarında bulunmaktadır. Bunun gibi finans sistemi ile ilgili maddelerde bulunmaktadır. Ayrıca Hammurabi kanunlarında detaylı bir şekilde medeni hukuk, miras hukuku, ticaret hukuku ve ceza maddeleri de düzenlenmiştir. Hammurabi Kanunları Medeni hukuk için örnek vermek gerekirse “Şayet adam bir kadın alır ve bu kadın hastalığa yakalanınca adam ikinci kadın almak isterse hasta kadını boşayamaz. Onun için bir ev inşa eder ve yaşadığı sürece ona yardım eder” madde 148

Hammurabi kanunları ceza hukuku hususunda detaylı ve titiz bilgiler vermektedir. Tüm suçlar ve karşılığında verilecek cezalar detaylı olarak belirtilmiş ve numaralandırılmıştır. Bazı cezalarda ise delile gerek duymamıştır. Ayrıca delil ile ispatlanamayacak durumdaki cezaların infazı yada yargısı tanrılara bırakılmıştır. Delil ile ispatlanması mümkün olmayan bir suç var ise şüpheli ölümcül bir koşula maruz bırakılıyor ve bunun sonucunda kurtulursa Tanrılar tarafından suçsuz olduğunun ispatlandığına inanılıyordu.

Hammurabi kanunları insan hakları konusunda haliyle yetersizdir. Çünkü biz 1994 yılına kadar Siyahilerin ve Beyazların aynı otobüse binmelerinin yasak olduğu bir dünyada yaşıyoruz. Yani tüm insanların eşit olduğu kavramı günümüzde bile yeni yeni yerleşmekte olup buna rağmen nispeten genel olarak maddelere bakıldığında Hammurabi Kanunlarının insan haklarında çağına göre ileride olduğunu görmek mümkündür. Buna karşın Hammurabi kanunlarında sınıf ayrımcılığı(Özgür insanlar, azad edilmişler, köleler ve kral şeklinde sınıflandırmalar)yoğun bir şekilde hissedilmektedir. Diğer taraftan Hammurabi kanunlarında öküz ile ilgili yaklaşık 15 kadar maddenin olması bu hayvanın o dönemki toplum için ne kadar önemli olduğunu gösteren bir başka olgudur.

Sanılanın aksine tarihte ilk yazılı kanun değildir Hammurabi kanunları. Ur Kralı Ur-Nammu’ya ait kanun kitabı M.Ö 2050, Eşnunna Kitabı M.Ö. 1930 ve Lipit-İştar Kanun kitabı M.Ö. 1870 bulunmaktadır. Buna rağmen tarihin en iyi korunmuş eski kanunu diyebilmek mümkündür.

Hammurabi kanunları örnek vermek gerekirse "Şayet bir adam bir suç iddia eder ve bu iddia ettiği suçu kanıtlayamaz ise iddia ettiği suç büyükse ölümle cezalandırılır" (madde 3). Bu Hammurabi kanunlarında masumiyet karinesi kavramının olduğunu gösteren bir maddedir.Ayrıca bu kanunlarda tecavüz suçuna istinaden cezası ölüm yada erkekliğinin alınmasıydı. Ayrıca ölüm suçunun cezası da aynı şekilde ölümdü. Aileye karşı gelmekte ağır cezalar içeriyordu. “Şayet bir çocuk babasına vurursa elleri balta ile kesilir” Madde 195

Hammurabi kanunlarını göze göz dişe diş kanunlar ile tanımlanmasına sebep olan mazı maddeleri;
“Şayet bir kişi başkasının kemiğini kırarsa onun da kemiği kırılır.” Madde 197
“Şayet bir inşaatçı bir kimseye yaptığı inşaat uygun şekilde yapılmadığından dolayı çöker ve bina sahibi ölür ise inşaatı yapan öldürülür” Madde 229
”Şayet bu çöken binada bina sahibinin oğlu ölür ise binayı yapan inşaatçının oğlu öldürülür” Madde 230
“Şayet bir kadın öldürülürse onu öldüren kişinin kızı öldürülür” Madde 210
“Şayet bir kişi kendi ile eşit konumdaki bir kişinin dişini kırarsa onun da dişi kırılır” Madde 200
“Şayet evli bir kadın başka bir adam ile basılırsa (ilişki üzerinde) her ikisi de bağlanıp suya atılır. Sadece kral kölesini, koca da karısını affedebilir. Madde 129
“Şayet bir kişi annesi ile ensest ilişki yaşarsa her ikisi de yakılır” madde 157

Hammurabi kanunlarında doktorluk, veterinerlik bu mesleklerin alacağı ücretler ve doktorların yaptığı meslek hataları sonucu alacağı cezalar 215. Ve 225. Maddeler arasında 10 madde ile detaylı bir şekilde düzenlenmiştir. Hammurabi kanunlarında kadınlara şiddet sonucunda düşük yapmaları ile sonuçlanması halinde para cezası öngörülmüş olup para miktarı kadının özgür ve köle olmasına göre değişmektedir.

Hammurabi kanunları kısasa kısas gibi görünse de detaylı incelendiğinde aslında toplumsal sınıf faktörü devreye girince, o kadar da dişe diş görünmemektedir. Hammurabi kanunları zengin (üstün) sınıfına bazı konularda önemli ayrıcalıklar tanımaktadır. Mesela madde 196 da “Şayet bir adam başka bir adamın gözünü çıkarırsa onun da gözü çıkarılır” derken madde 198’de “ eğer bir adam kölesinin gözünü çıkarırsa onun değerinin yarısını öder” demektedir. Buda Hammurabi kanunlarında sınıf ayrımını gözler önüne sermektedir. Ayrıca Hammurabi kanunlarında kölelik hukuku konusunda detaylı maddeler bulunmaktadır. “Şayet bir kimse kadınyada erkek köle satın aldığında bu köle bir ay içerisinde hastalığa yakalanırsa köleyi satıcıya geri götürür ve parasını geri alır “ Madde 278 de olduğu gibi örnek verilebilir. Tüm bunlara rağmen Hammurabi kanunları kendi zamanına ve günümüzde 42 yüzyıl öncesi düşünüldüğünde ilerici kanunlardır. Sınıf ayrımcılığı göz önüne alınmadığında adil bir kanun metinleri toplamı olduğu görülebilmektedir. Ayrıca giriş metninde “Güçlünün güçsüzü ezmesini önlemek” bulunması Kral Hammurabi’nin adil bir kral olduğunu göstermek isteyen bir kısım olup, bu konuda bazı tarihçiler Hammurabi kanunlarının, Kralı yüceltmek için oluşturulan bir propaganda malzemesi olduğunu iddia etmektedir.
Hammurabi kanunları, kendisinden sonra gelen toplumları ve onların koyduğu kanunları da etkilemiştir.

Post a Comment

Daha yeni Daha eski