Nazilerin Çöl Tilkisi Tankların Efendisi Erwin Rommel Kimdir

a

İkinci Dünya Savaşı'nda Nazi Generali olarak Çöl Tilkisi lakabıyla anılan, dost ve düşman pek çok siyasetçi ve komutanın takdirini kazanan, askeri taktiksel açıdan bir deha sayılan Erwin Rommel, Nazi Almanya’sı adına İkinci Dünya Savaşı'nda özellikle Kuzey Afrika çöllerinde elde ettiği başarılar ile adından söz ettirmiştir.

Erwin Rommel Kimdir

Erwin Rommel, 1891'de Almanya'nın Stuttgart şehrinde dünyaya gelmiştir. Bir öğretmenin oğlu olan Rommel, Birinci Dünya Savaşı'nda Alman ordusunda teğmen olarak çeşitli cephelerde savaşmış; savaşın ardından sivil hayata geçmeyi düşünse de ailesinin isteği üzerine orduda görevine devam etmiştir.

Rommel, Almanya'da savaş akademilerinde eğitmenlik yapmaya başlamış ve 1937'de yazdığı Infanterie greift an (Piyade Hücumu) adlı kitabıyla ismini duyurmuştur. Bu kitap sayesinde Hitler’in dikkatini çeken Rommel, Hitler tarafından kendi özel koruma birliğinin (Führer Begleit Bataillon) başına getirilmiştir. Hitler’in en yakın adamlarından biri olan Rommel, hızla taktiksel ve askeri dehası sayesinde ordu içerisindeki rütbeleri yükseltmeye başlamıştır.

Rommel ve Blitzkrieg

Adolf Hitler, İkinci Dünya Savaşı'na Polonya'nın işgali ile başlamış ve hemen ardından çok istediği Fransa'nın işgaline hazırlanmaya koyulmuştu. Yakın Koruma Birliği'nin komutanı Erwin Rommel, Hitler'den bir panzer tümenine komutanlık yapma izni istedi.

7. Panzer Tümeni komutanı olarak atanan Rommel, tümeninin savaşta kazandığı başarılar sayesinde tümenin "Hayalet Tümen" (Gespenster Division) olarak anılmasını sağladı. Aslında Yıldırım Savaşı'nın iki temel tekniği vardı: hız ve şaşırtıcılık. Rommel her ikisini de çok iyi uyguluyordu. Alman ordusu, Rommel ve Hayalet Tümen Manş Denizi'ne ulaştıktan günler sonra Fransa kıyılarına ulaşabilmişti.

Nazilerin savaş doktrini olan Blitzkrieg, yani Yıldırım Savaşı taktiğini en iyi uygulayan ve öncüsü olarak kabul edilen Rommel, bu taktikle zırhlı motorize birlikler, tanklar ve panzerlerle düşmanın üzerine hızla ilerleyerek paniğe yol açmış ve ardından düşmanı kuşatarak etkisiz hale getirmiştir. Blitzkrieg taktiği, Polonya ve özellikle Fransa işgalinde Nazilere büyük avantaj sağlamışsa da, ilerleyen süreçte ikmal yollarında yaşanan sıkıntılar ve düşmanın geliştirdiği farklı savaş teknikleri sebebiyle etkisini kaybetmiştir.

Erwin Rommel Afrika Korps

Rommel Afrika Çöllerinde

Erwin Rommel'in "çöl tilkisi" olarak anılmasının nedeni, Naziler adına Kuzey Afrika'da gerçekleştirdiği inanılmaz başarılardır.

Avrupa cephesinde Nazi Almanyası adına işler oldukça iyi giderken, Hitler'in müttefiki Mussolini ise Doğu Avrupa ve Afrika kıyılarında peş peşe hezimetler yaşıyordu. Mussolini'nin, çenesi kadar güçlü olmayan ordusu, büyük bir güçle saldırdığı Yunanistan'da başarı elde edememiş ve Libya'da da zor duruma düşmüştü.

Rommel, Avrupa kıtasında Naziler adına İngiliz ve Fransızlara karşı oldukça başarılı bir savaş çıkardıktan sonra terfi ettirilmiş ve 15. Panzer Tümeni'nin başına getirilmiştir. Avrupa'daki bu başarılarının ardından Hitler tarafından 15. Panzer Tümeni ve Rommel, sıkıntıda olan Kuzey Afrika cephesine (Afrika Korps, Almanların İkinci Dünya Savaşı'ndaki Afrika'daki birliklerine verilen isim) Libya kıyılarına gönderilmiştir. İlk etapta Erwin Rommel, İtalyanlara yardım etmek için Libya'ya gönderilse de daha sonra Almanlar adına Sahra Çölleri'nde büyük mücadelelere girmiş ve başlangıçta oldukça başarılı olmuştur.

Kuzey Afrika'da işler, Erwin Rommel gelene kadar hiç de yolunda gitmiyordu. İngilizler, bölgede Alman ve İtalyan birliklerine ağır kayıplar verdiriyor ve Almanlar bozgun üstüne bozgun yaşıyordu. Bu sebeple Hitler, Erwin Rommel'den savunmada kalmasını ve bölgeyi korumasını istemiştir. Ancak Rommel, Libya'ya gittiğinde bölgedeki Alman birliklerini toplamış ve saldırıya geçmiştir. Yaptığı saldırılar sonucunda İngilizlere oldukça ağır kayıplar verdirmiştir. Savaşlarda başarılı olmasında uyguladığı şaşırtıcı ve zekice savaş taktikleri, ona Çöl Tilkisi lakabını kazandırmıştır.

Çöl Tilkisi Rommel

Erwin Rommel'in şaşırtıcı savaş taktiklerinden bahsedersek, tankların ve araçların arkasına çalılar bağlatıyordu. Bu sayede, düşmanın üstüne ilerlerken araçlardan çıkan yoğun toz bulutu, İngilizler tarafından çok büyük bir Alman birliğinin geldiği izlenimini veriyor ve bu sayede İngilizler, üzerlerine büyük bir Alman birliğinin geldiğini zannedip geri çekilmek zorunda kalıyorlardı.

Ayrıca, Erwin Rommel sayıca az askeri ve teçhizatın çok yetersiz olmasına rağmen, düşman cephanelerine ve araçlarına el koyarak savaşı devam ettirmiş ve başarılı olmuştur. Öyle ki, savaşta ele geçirdiği İngiliz araçları ile İngilizler üzerine seferler düzenlemiş, hatta savaş esnasında İngiliz ve Alman araçlarının birbirlerine karıştığı kayıtlara geçmiştir. Erwin Rommel'in bir başka ilginç ve onu özel kılan olay ise, kendisine istendiği zaman ulaşılabilmesiydi. Nerede olduğu savaş esnasında hiçbir zaman bilinmeyen Rommel, bir sorun çıktığında ise sorunun bulunduğu yere gelip çözüp oradan ayrılırdı.


Bu sebepten, savaş esnasında Erwin Rommel'in yaşadığı ilginç bir hadise de değinmek gerekirse, Rommel ve yanındaki birkaç adamı, ele geçirdikleri İngiliz aracıyla yanlışlıkla İngiliz karargahına gelirler. Hiç bozuntuya vermeden bir gece İngiliz karargahında geceledikten sonra ertesi gün Alman Birliği'ne geri dönüp savaşa devam ederler.

Erwin Rommel, savaş sırasında nerede olduğu genellikle bilinmemektedir. Hatta Afrika'da savaş esnasında Hitler, kendisine bir hafta ulaşamamış ve oldukça sinirlenmiştir. Erwin Rommel'in kendi gibi karargahının da nerede olduğu hiçbir zaman bilinememiştir. Yani tümeninin ismi gibi hayalet şekilde davranan Rommel, bu sebepten nerede ne yapacağı pek kestirilemeyen bir komutandır.

İngilizler, Rommel karşısında komutan dayandıramıyordu. Afrika çöllerinde sürekli general değişiyor ve Rommel karşısına en sonunda kendi gibi zeki bir komutan Bernard Montgomery getirildi.

Afrika çölleri Erwin Rommel ve Bernard Montgomery'nin adeta satranç tahtasına dönüşmüştü. Burada birbirleriyle sürekli gizli savaş taktikleri uyguluyorlar ve sanki akıl okuma yarışması düzenliyorlardı.

Erwin Rommel, İngiliz komutan Montgomery'ye İkinci El Alamein Savaşı olarak bilinen savaşta mağlup olmuştur. Her ne kadar Erwin Rommel oldukça iyi mücadele etse de ordunun geri kalanı onun kadar iyi değildi. Nazilerin İkinci Dünya Savaşı'nda baş belası olan ikmal sorunu, Rommel'in elini kolunu bağlamıştı. Afrika Korps'ta askeri sevkiyat Malta üzerinden geliyordu ve İngilizler de Malta civarını sürekli sıkıştırdığı için Afrika'daki Nazi askerlerine ikmal yapılamıyordu. Bu durum, Sahra Çölleri'nde Rommel ve ordusunu zor durumda bırakmış ve Rommel sonunda Afrika'dan çekilmiştir. Ancak İkinci El Alamein Savaşı'nda geri çekilirken Rommel ve Naziler oldukça şaşırtıcı derecede az bir asker kaybı yaşamıştır. Hatta geri çekilme esnasında kendisinden sayıca fazla Amerikan askerlerine kayıplar verilmiştir. (Kasarin Savaşı'nda bin kadar Nazi kaybına karşılık Amerikalılar altı bin asker kaybetti.)

Erwin Rommel, çöl tilkisi lakabının hakkını verecek şekilde geri çekilmede şaşırtıcı taktikler izlemiş, bunlardan en ünlüsü şeytan bahçeleri adı verilen mayınlama tekniği olmuştur. Rommel geri çekilirken çöle mayın döşemiş ve bu mayınların etrafına boş konserve tenekeleri yerleştirmiştir. İngiliz askerler, mayınları temizlerken boş konserveler tenekeleri onları şaşırtıyor ve bunların arasından çıkan mayın, İngiliz askerlerinin ölmesine sebep oluyordu.

Az bir asker kaybıyla Tunus'a çekilen Rommel, durum raporunu Hitler'e verdiğinde Hitler mektubunda onun geri dönmesini ve Afrika'da savaşa devam etmesini istemiştir. Ancak Rommel, Hitler'e savaşı kaybettiğini adeta haykırmış ve bunun üzerine Rommel Normandiya kıyılarına, Avrupa'ya geri dönmüştür.

Rommel Avrupa'ya Geri Dönüyor

Rommel, Fransa kıyılarına geri döndüğünde oldukça şaşırmıştır. Çünkü geniş Fransa kıyılarına hiçbir şekilde önlem alınmadığını görmüştür. Ardından ilk iş olarak Fransa sahillerinde mayınlı bölgeler oluşturmuş ve tanklar için engellemeler yapmıştır. Çünkü Fransız sahillerine büyük bir çıkarma yapılacağını tahmin ediyordu.

Hitler ve Fransa kıyılarındaki generalleri, sahilden geriye Atlantik Duvarı adı verilen yapılar inşa ettirmiş ve olası çıkarma karşısında bu yapılara güvenmişlerdi. Ancak Rommel, Atlantik Duvarı'nın yapılacak büyük bir çıkarma karşısında yetersiz kalacağını biliyordu ve haklıydı.

Erwin Rommel, eşinin hastalığı sebebiyle Berlin'e döndüğü anda İkinci Dünya Savaşı'nın en önemli çıkarması olan Normandiya çıkarmasının başladığının haberini aldı ve baskından bir gün sonra ulaşabildi. Yapacağı pek de bir şey kalmamıştı. Muazzam bir saldırı altındaydılar. Almanlar Fransız sahillerinde yeniliyorlardı.

Erwin Rommel Hitler Suikasti ile Suçlanıyor

d
Hitler ve Rommel Bakın ne Kadar Samimiler

Erwin Rommel, Hitler'in en sevdiği komutanı olarak gösterilmektedir. Çünkü Hitler, genelde bütün generallerini aşağılayarak konuşurken, sadece Rommel ile yüzü gülerek istişarede bulunurdu. Bu durum, fotoğraflara da yansımıştır.

20 Temmuz suikastı olarak tarihe geçen olay, Siyah Orkestra grubu olarak bilinen ve Hitler'in ölmesini isteyen muhalif bir grup tarafından gerçekleştirilmiştir. Bu eylemde, Kurt İni olarak bilinen askeri sığınakta, Hitler ve kurmayları toplantı halindeyken, Albay Claus von Stauffenberg tarafından odaya gizlice sokulan bir bomba patlatılmıştır. Patlama sonucunda odanın içerisinde bulunan çok sayıda üst düzey askeri yetkili ölmüş, ancak Hitler şans eseri bu suikasttan kurtulmuştur. Ardından bu olaya karıştığı düşünülen beş bin kişi infaz edilmiştir.

Peki Erwin Rommel ile bu suikastin Ne alakası var derseniz, Rommel'in bu suikaste parmağı olduğu ile ilgili bir delil bulunmamasına rağmen bir itirafçının Rommel'in de adının suikasta geçtiği ve hatta Hitler sonrası Rommel'in başa getirilmek istendiğini söylemesi üzerine Erwin Rommel Hitler suikasti ile suçlanmıştır.

Ardından Rommel ya mahkeme önünde Vatan hainliğiyle yargılanarak kurşuna dizileceği ailesinin ve kendisinin aşağalanacağı ya da tüm onurunun zedelenmesi yerine intiharı seçmesi teklifi yapılmıştır.

Erwin Rommel'in Hitler'e yapılan suikaste adı karıştığı gerekçesiyle mahkeme tarafından yargılanmadı. Ancak gizli bir üst düzey askeri komisyon tarafından gizlice uyarılarak intihar etmesi istendi. Bunun üzerine Rommel, 1945 yılında Fransız bombardımanı sonucunda yaralanması sebebiyle istirahat ettiği Almanya'nın Ulm kentinde siyanür kapsülü içerek hayatına son verdi. Rommel'in idam edilmek yerine intihar etmesini istenmesinin sebebi, Rommel'in halk tarafından oldukça sevilmesi ve idam edilmesinin halk tarafından, Hitler'e olan inancı kaybettirebileceği endişesidir.

Bu sebepten ilk etapta Rommel'in kalp krizi sonucu öldüğü bilgisi halka yayılmıştır. Hatta Hitler, utanmadan eşine başsağlığı telgrafı çekmiştir.

Hitler tarafından Erwin Rommel'e görkemli bir askeri cenaze töreni yapılmış ve bu tören sonunda Rommel defnedilmiştir.

Rommel'in Görkemli Ölüm Töreni
Hitler'e yapılan başarısız suikastta Rommel'in parmağı olup olmadığı bilinmeyen bir konu olmasına rağmen, onu sevmeyen generallerin Rommel'in ipini çekmek için suikaste bilerek adını karıştırdıkları ve hatta bunu yapanların başında Rommel'e intihar teklifini yapan General Burgdorf'un olduğu iddia edilmektedir.

Rommel, yetenekli ve zeki bir komutan olarak dost ve düşman ülkelerin ve birçok siyasetçinin saygısını kazanmıştır. Churchill bile onun için övgü dolu sözler sarf etmiştir ve Almanlar, Rommel’i oldukça sevmekteydi.

Erwin Rommel'in en çok sevdiği eşi Maria Rommel, 1971 yılına kadar Stuttgart’ta yaşamış ve bu tarihte vefat etmiştir. Halk, Rommel ve ailesini oldukça sevmiştir; öyle ki oğlu Manfred Rommel, 1974-1996 yılları arasında Stuttgart belediye başkanlığı görevini yürütmüştür. Tüm dünyanın takdirini kazanmış komutan Erwin Rommel için her yıl ölüm yıldönümünde törenler düzenlenmektedir.

8.8 santimetrelik uçaksavar toplarını tanklara karşı kullanma fikri ilk olarak Erwin Rommel’den çıkmıştır. İkinci Dünya Savaşı'nda tank taktiklerinde başarı gösteren General Patton ön plana çıksa da, tankların gerçek "efendisi"nin Erwin Rommel olduğunu savunanların sayısı oldukça fazladır. İkinci Dünya Savaşı’nda Rommel, tankları ustaca kullanan zeki bir komutan olarak bilinir. Karşı saflarda ise, benzer yetenekleriyle George S. Patton yer alır.

Erwin Rommel, savaşların bizzat içinde yer alan bir komutandır ve Birinci ve İkinci Dünya Savaşları’nda çatışmalar sırasında defalarca yaralanmıştır.

İlk yenilgisini, sağlık sorunları nedeniyle Berlin’de bulunduğu sırada yaşanan İkinci El Alamein Savaşı’nda almıştır. İkinci büyük yenilgisi olan Normandiya Çıkarması ise eşinin hastalığı sebebiyle Berlin’de bulunduğu sırada gerçekleşmiştir. Yani, Rommel’in iki büyük bozgunu da ordunun başında bulunmadığı dönemlerde yaşanmıştır.

Erwin Rommel’in adı, düşman askerleri tarafından efsaneleştiği ve yüceltildiği gerekçesiyle kışlalarda anılması yasaklanmıştır. Rommel, 14 yaşındayken bir planör tasarlamış ve bu da onun yetenekli bir mühendislik zekasına sahip olduğunu göstermektedir.

Savaşın ilk yıllarında tam bir Hitler hayranı iken, sonrasında bu düşüncelerinin değiştiği söylenmektedir. Yahudi soykırımına karşı olduğu bilinen Rommel, bu sebepten dolayı "Nazi olmayan Nazi" olarak anılmıştır. Hitler’in diğer generallerinden farklı olarak, Rommel sorunları korkusuzca yüzüne söyleyebilen bir komutandı; bu durum, Hitler’in ona duyduğu saygıyla açıklanabilir.

Rommel’in Afrika’daki beklenmedik başarılarının ardından Hitler tarafından mareşallik nişanı ile onurlandırılmıştır. Ancak Rommel, Hitler’den gelen bu mareşallik nişanı için, “Bunun yerine bir tümen yollasaydı daha makbule geçerdi,” diyerek eleştirisini dile getirmiştir.

Post a Comment

Daha yeni Daha eski